Tazminat Arabulucu 2024-2025 Güncel

Tazminat Davalarında Arabuluculuk

Giriş

Arabuluculuk, özel hukuka konu olan uyuşmazlıkları sistematik teknikler uygulayarak yöneten ve bireylerin müzakere etmelerini sağlayan üçüncü kişidir. Arabulucu, tarafsız ve bağımsız bir konumdadır ve tarafların kendi çözümlerini bulmasını sağlar.

Tazminat davaları, hukuki uyuşmazlıklar arasında önemli bir yere sahiptir. Tazminat davaları, bir zararın karşılığı olarak belirli bir miktar paranın ödenmesini talep eden davalardır. Tazminat davaları, iş hukuku, ticari hukuk, özel hukuk ve ceza hukuku gibi farklı hukuk dallarında ortaya çıkabilir.

Türkiye’de 2018 yılında yürürlüğe giren 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ile iş hukuku kapsamındaki tazminat davalarında arabuluculuk zorunlu hale getirilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/a maddesi ile de ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı olarak düzenlenmiştir.

Bu çalışmada, tazminat davalarında arabuluculuğun hukuki dayanağı, kapsamı, işleyişi ve avantajları incelenecektir.

Hukuki Dayanak

Tazminat davalarında arabuluculuğun hukuki dayanağı, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/a maddesidir.

7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3. maddesi, “kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmünü içermektedir.

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/a maddesi ise, “TTK’nın 4. maddesinde belirtilen tüm ticari davalar ile diğer özel kanunlarda yer alan ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmünü içermektedir.

Kapsam

Tazminat davalarında arabuluculuk, konusu bir miktar paranın ödenmesini talep eden tüm tazminat davalarını kapsamaktadır. İş hukuku kapsamındaki tazminat davaları, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3. maddesi ile zorunlu arabuluculuk kapsamına alınmıştır. Bu kapsama giren tazminat davaları şunlardır:

  • Kıdem tazminatı
  • İhbar tazminatı
  • Fazla mesai ücreti
  • Ücret alacağı
  • Yıllık izin ücreti
  • İş kazası nedeniyle tazminat
  • Hastalık nedeniyle tazminat
  • İşverenin kusurundan kaynaklanan tazminat

Ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/a maddesi ile dava şartı olarak düzenlenmiştir. Bu kapsama giren tazminat davaları şunlardır:

  • Haksız fiilden kaynaklanan tazminat
  • Trafik kazasından kaynaklanan tazminat
  • İş sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle tazminat
  • Sözleşmenin ifasından kaynaklanan tazminat
  • Sözleşmenin haksız feshedilmesinden kaynaklanan tazminat

İşleyiş

Tazminat davalarında arabuluculuk süreci, tarafların arabulucuya başvurması ile başlar. Arabuluculuk süreci, en fazla altı haftalık bir süre içinde tamamlanır.

Arabuluculuk süreci, arabulucu tarafından yönetilir. Arabulucu, tarafları dinledikten sonra, taraflar arasında bir anlaşmaya varılması için çaba gösterir. Taraflar, arabuluculuk sürecinde kendileri veya avukatları ile temsil edilebilirler.

Arabuluculuk sürecinde anlaşmaya varılması halinde, bu anlaşma bir tutanak ile tespit edilir. Taraflar, bu tutanakta belirtilen hususlara uymakla yükümlüdürler.

Arabuluculuk sürecinde anlaşmaya varılamaması halinde, taraflar dava açma hakkına sahiptirler.

Avantajları

Tazminat davalarında arabuluculuğun birçok avantajı bulunmaktadır. Bu avantajlar şunlardır:

  • Zaman ve maliyet tasarrufu: Arabuluculuk süreci, dava sürecine göre daha kısa sürer ve daha az maliyetlidir.
  • Anlaşmazlıkların çözümünde etkinlik:

Yayımlandı

kategorisi