İngilizce Zamanlar
İngilizce’de zaman, bir eylemin veya durumun ne zaman gerçekleştiğini veya gerçekleşeceğini gösteren dilbilgisel bir kategoridir. İngilizce’de üç ana zaman vardır:
- Geçmiş zaman (past tense)
- Şimdiki zaman (present tense)
- Gelecek zaman (future tense)
Bu üç ana zamana ek olarak, İngilizce’de dört tane de yardımcı zaman vardır:
- Geçmiş zaman kipi (past perfect tense)
- Şimdiki zaman kipi (present perfect tense)
- Gelecek zaman kipi (future perfect tense)
- Gelecek zaman kipi (future perfect tense)
Yardımcı zamanlar, ana zamanlarla birlikte kullanılarak daha karmaşık zaman ifadeleri oluşturmak için kullanılır.
Geçmiş Zaman
Geçmiş zaman, bir eylemin veya durumun geçmişte gerçekleştiğini gösterir. Geçmiş zaman, genellikle “-ed” ekiyle oluşturulur. Örneğin:
- I walked to the store. (Mağazaya yürüdüm.)
- She cooked dinner. (Akşam yemeğini pişirdi.)
- We played basketball. (Basketbol oynadık.)
Bazı düzensiz fiillerin geçmiş zamanı “-ed” ekiyle değil, farklı bir şekilde oluşturulur. Örneğin:
- I went to the store. (Mağazaya gittim.)
- She came to my house. (Evime geldi.)
- We saw a movie. (Bir film izledik.)
Şimdiki Zaman
Şimdiki zaman, bir eylemin veya durumun şu anda gerçekleştiğini gösterir. Şimdiki zaman, genellikle fiilin yalın haliyle oluşturulur. Örneğin:
- I am walking to the store. (Mağazaya yürüyorum.)
- She is cooking dinner. (Akşam yemeğini pişiriyor.)
- We are playing basketball. (Basketbol oynuyoruz.)
Bazı fiillerin şimdiki zamanı, fiilin yalın haliyle değil, farklı bir şekilde oluşturulur. Örneğin:
- I have a book. (Bir kitabım var.)
- She knows how to play the piano. (Piyano çalmayı biliyor.)
- We can speak English. (İngilizce konuşabiliyoruz.)
Gelecek Zaman
Gelecek zaman, bir eylemin veya durumun gelecekte gerçekleşeceğini gösterir. Gelecek zaman, genellikle “will” veya “going to” yardımcı fiilleriyle oluşturulur. Örneğin:
- I will go to the store. (Mağazaya gideceğim.)
- She is going to cook dinner. (Akşam yemeğini pişirecek.)
- We will play basketball. (Basketbol oynayacağız.)
Bazı fiillerin gelecek zamanı, “will” veya “going to” yardımcı fiilleriyle değil, farklı bir şekilde oluşturulur. Örneğin:
- I am going to have a party. (Bir parti vereceğim.)
- She is going to learn how to play the piano. (Piyano çalmayı öğrenecek.)
- We are going to be able to speak English. (İngilizce konuşabileceğiz.)
Geçmiş Zaman Kipi
Geçmiş zaman kipi, bir eylemin veya durumun geçmişte gerçekleştiğini ve başka bir eylemden önce gerçekleştiğini gösterir. Geçmiş zaman kipi, genellikle “had” yardımcı fiiliyle oluşturulur. Örneğin:
- I had walked to the store before she arrived. (O gelmeden önce mağazaya yürümüştüm.)
- She had cooked dinner before we got home. (Eve gelmeden önce akşam yemeğini pişirmişti.)
- We had played basketball before the game started. (Oyun başlamadan önce basketbol oynamıştık.)
Şimdiki Zaman Kipi
Şimdiki zaman kipi, bir eylemin veya durumun geçmişte gerçekleştiğini ve şu anda devam ettiğini gösterir. Şimdiki zaman kipi, genellikle “have” veya “has” yardımcı fiilleriyle oluşturulur. Örneğin:
- I have been walking to the store for an hour. (Bir saattir mağazaya yürüyorum.)
- She has been cooking dinner for two hours. (İki saattir akşam yemeğini pişiriyor.)
- We have been playing basketball for three hours. (Üç saattir basketbol oynuyoruz.)
Gelecek Zaman Kipi
Gelecek zaman kipi, bir eylemin veya durumun gelecekte gerçekleşeceğini ve başka bir eylemden önce gerçekleşeceğini gösterir. Gelecek zaman kipi, genellikle “will have” veya “going to have” yardımcı fiilleriyle oluşturulur. Örneğin:
- I will have walked to the store by the time she arrives. (O geldiğinde mağazaya yürümüş olacağım.)
- She will have cooked dinner by the time we get home. (Eve geldiğimizde akşam yemeğini pişirmiş olacak.)
- We will have played basketball by the time the game starts. (Oyun başladığında basketbol oynamış olacağız.)
Gelecek Zaman Kipi
Gelecek zaman kipi, bir eylemin veya durumun gelecekte gerçekleşeceğini ve başka bir eylemden sonra gerçekleşeceğini gösterir. Gelecek zaman kipi, genellikle “will have been” veya “going to have been” yardımcı fiilleriyle oluşturulur. Örneğin:
- I will have been walking to the store for an hour by the time she arrives. (O geldiğinde bir saattir mağazaya yürümüş olacağım.)
- She will have been cooking dinner for two hours by the time we get home. (Eve geldiğimizde iki saattir akşam yemeğini pişiriyor olacak.)
- We will have been playing basketball for three hours by the time the game starts. (Oyun başladığında üç saattir basketbol oynamış olacağız.)