Küfür Tazminat Davası 2024-2025 Güncel

Küfür Tazminat Davası

Küfür, bir kişinin onur, şeref ve saygınlığını zedeleyici nitelikte olan sözlü bir eylemdir. Küfür, hakaret suçunun da unsurlarından birini oluşturur. Hakaret suçu, şikayete bağlı bir suçtur. Bu nedenle, küfüre maruz kalan kişi, şikayetçi olması halinde, hakaret suçundan dolayı ceza davası açılmasını sağlayabilir.

Ancak, küfüre maruz kalan kişi, sadece ceza davası açmak yerine, hakaretin kişilik haklarına verdiği zararın giderilmesi için manevi tazminat davası da açabilir. Manevi tazminat davası, Borçlar Kanunu’nun 58. maddesinde düzenlenen haksız fiil hükümlerine dayanır. Buna göre, bir kimsenin kişilik haklarına yapılan saldırı sonucunda, o kişi manevi zarara uğrarsa, bu zararın giderilmesi için tazminat talep edebilir.

Küfür nedeniyle manevi tazminat davası açmak için, öncelikle küfüre maruz kalınan olayın gerçekleştiği tarihten itibaren 10 yıl içinde dava açılması gerekir. Dava, Asliye Hukuk Mahkemesinde açılır.

Dava Dilekçesi

Küfür nedeniyle manevi tazminat davası açmak için, öncelikle bir dava dilekçesi hazırlanması gerekir. Dava dilekçesinde, küfüre maruz kalınan olay hakkında ayrıntılı bilgi verilmesi gerekir. Küfrün hangi ortamda, hangi şartlar altında söylendiği, küfürün içeriği ve küfrün mağdura verdiği zararlar gibi hususlar dava dilekçesinde mutlaka belirtilmelidir.

Dava dilekçesinde ayrıca, talep edilen tazminat miktarının da belirtilmesi gerekir. Tazminat miktarı, küfrün içeriği, küfrün mağdura verdiği zararlar ve mağdurun sosyal ve ekonomik durumu gibi hususlar göz önünde bulundurularak belirlenir.

Deliller

Küfür nedeniyle manevi tazminat davası açmak için, küfrün gerçekleştiğini ispatlamak gerekir. Bu nedenle, dava dilekçesine, küfrün gerçekleştiğini ispatlayan deliller eklenmelidir. Küfrün gerçekleştiğini ispatlayan deliller arasında, tanık beyanları, olay yerinde çekilen fotoğraflar veya videolar, küfrün yazılı olarak yapıldığı durumlarda küfür içeren belge veya kayıtlar sayılabilir.

Mahkeme Süreci

Küfür nedeniyle manevi tazminat davası açıldığında, mahkeme öncelikle küfrün gerçekleşip gerçekleşmediğini araştırır. Küfrün gerçekleştiği tespit edilirse, mahkeme, küfrün mağdura verdiği zararları belirlemeye çalışır. Mahkeme, küfrün içeriği, küfrün mağdura verdiği zararlar ve mağdurun sosyal ve ekonomik durumu gibi hususları göz önünde bulundurarak tazminat miktarını belirler.

Mahkeme, tazminat miktarını belirledikten sonra, kararını taraflara tebliğ eder. Taraflar, mahkeme kararını temyiz edebilirler. Temyiz sonucunda, Yargıtay, mahkeme kararını onarabilir, bozabilir veya kısmen onarabilir.

Küfür Tazminatı Miktarı

Küfür nedeniyle manevi tazminat miktarı, her olaya göre farklılık gösterebilir. Ancak, Yargıtay kararlarında, küfür nedeniyle manevi tazminat miktarı belirlenirken, aşağıdaki hususlar göz önünde bulundurulmaktadır:

  • Küfrün içeriği
  • Küfrün mağdura verdiği zararlar
  • Mağdurun sosyal ve ekonomik durumu

Yargıtay kararlarında, küfür nedeniyle manevi tazminat miktarı, genellikle 10.000 TL ile 100.000 TL arasında değişmektedir. Ancak, bazı durumlarda, küfrün içeriği ve mağdura verdiği zararlar dikkate alınarak, tazminat miktarı daha yüksek de olabilir.

Küfür Tazminatı Davası Örnekleri

Yargıtay kararlarında, küfür nedeniyle manevi tazminat davalarına ilişkin birçok örnek bulunmaktadır. Bu örneklerden bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2017/2114 E. ve 2017/10214 K. sayılı kararında, bir kişinin başka bir kişiye “sen fahişesin” şeklinde hakaret etmesi nedeniyle, mağdurun manevi tazminat talebi kabul edilmiştir. Mahkeme, tazminat miktarını 20.000 TL olarak belirlemiştir.
  • **Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2018/2493 E. ve 2018/11271 K. sayılı kararında, bir kişinin başka bir

Yayımlandı

kategorisi