Modal Verbs (Modal Fiiller)
Modal fiiller, diğer fiillerin önüne gelerek onların anlamını değiştiren yardımcı fiillerdir. Modal fiiller, bir eylemin veya durumun olasılığını, zorunluluğunu, iznini veya tavsiyesini ifade eder.
İngilizce’de 10 adet modal fiil vardır:
- can
- could
- may
- might
- must
- should
- will
- would
- shall
- ought to
Can
- Yetenek veya beceriyi ifade eder.
- İzin istemek veya vermek için kullanılır.
- Olasılığı ifade eder.
Örnekler:
- I can speak English. (İngilizce konuşabilirim.)
- Can I open the window? (Pencereyi açabilir miyim?)
- It can rain tomorrow. (Yarın yağmur yağabilir.)
Could
- Yetenek veya beceriyi ifade eder.
- İzin istemek veya vermek için kullanılır.
- Olasılığı ifade eder.
- Geçmişte bir eylemin mümkün olduğunu ifade eder.
Örnekler:
- I could speak English when I was a child. (Çocukken İngilizce konuşabiliyordum.)
- Could you please help me? (Lütfen bana yardım edebilir misiniz?)
- It could rain tomorrow. (Yarın yağmur yağabilir.)
May
- İzin istemek veya vermek için kullanılır.
- Olasılığı ifade eder.
Örnekler:
- May I come in? (İçeri girebilir miyim?)
- It may rain tomorrow. (Yarın yağmur yağabilir.)
Might
- Olasılığı ifade eder.
- Bir öneride bulunmak için kullanılır.
Örnekler:
- It might rain tomorrow. (Yarın yağmur yağabilir.)
- You might want to try this restaurant. (Bu restoranı denemek isteyebilirsiniz.)
Must
- Zorunluluğu ifade eder.
- Tavsiyede bulunmak için kullanılır.
Örnekler:
- You must study hard for the exam. (Sınav için çok çalışmalısın.)
- You must visit the Eiffel Tower when you are in Paris. (Paris’teyken Eyfel Kulesi’ni ziyaret etmelisiniz.)
Should
- Tavsiyede bulunmak için kullanılır.
- Bir eylemin doğru veya yanlış olduğunu ifade eder.
Örnekler:
- You should study hard for the exam. (Sınav için çok çalışmalısın.)
- You should not smoke. (Sigara içmemelisiniz.)
Will
- Gelecekteki bir eylemi ifade eder.
- Bir kararlılığı ifade eder.
Örnekler:
- I will study hard for the exam. (Sınav için çok çalışacağım.)
- I will go to the party tomorrow. (Yarın partiye gideceğim.)
Would
- Geçmişte alışkanlık veya tekrar eden bir eylemi ifade eder.
- Bir istek veya arzuyu ifade eder.
- Bir öneride bulunmak için kullanılır.
Örnekler:
- I would go to the park every day when I was a child. (Çocukken her gün parka giderdim.)
- I would like to go to the beach. (Plaja gitmek istiyorum.)
- Would you like to come with me? (Benimle gelmek ister misin?)
Shall
- Gelecekteki bir eylemi ifade eder.
- Bir öneri veya davette bulunmak için kullanılır.
Örnekler:
- I shall study hard for the exam. (Sınav için çok çalışacağım.)
- Shall we go to the movies? (Sinemaya gidelim mi?)
Ought to
- Bir eylemin doğru veya yanlış olduğunu ifade eder.
- Bir tavsiyede bulunmak için kullanılır.
Örnekler:
- You ought to study hard for the exam. (Sınav için çok çalışmalısın.)
- You ought not to smoke. (Sigara içmemelisiniz.)
Faydalı Siteler ve Dosyalar